İlk bölümü izledim, fikir edinmek için yeterli oldu ve izlemeye devam etmeyeceğim ancak birkaç şey yazmak istiyorum. Şimdiye kadar pek çok fiyasko tarih dizisi çekildi ve bu dizi de bu kervana katıldı. Tarihî gerçeklerden tamamen uzak, her sezon milleti gaza getirmek, hamasete sevk etmek için yapılan bir dizi daha ortaya çıktı. Kostüm, dekorlar ve bazı aktörlerin oyunculuğuna diyecek bir şey yok ancak başrol seçimi bile yanlış. Bariz olarak tarih çarpıtılmış. Uyanış Büyük Selçuklu'daki gibi saçma bir sır meselesi var yine ortada ve bu seferki daha da beter. Salâhaddîn Eyyûbî Nureddîn Zengî'nin evlatlığı falan değildir. İyi bir eğitim aldıktan sonra amcası Şîrkûh'un yanında savaşlara katılmış ve komutanlık vasıflarını onun yanında kazanmıştır. Necmeddîn Eyyûb, daha henüz İmâdüddîn Zengî devrinde Zengîler hizmetinde idi, Nureddîn devrinde değil. Bundan başka yine gereksiz kadın karakterler var ve aşk hikayeleri görülecek gibi. İlk bölümden, dindar bir kişi olan Salâhaddîn'i Süreyya denen kadınla yakınlaştırdınız. Annesinin Hint dizilerindeki gibi Nureddîn ve yanındaki minberci ile uzun ve gereksiz bakışmalarını saymıyorum bile. Yine 1. bölümün sonunda şövalyeler Rum ateşi kullanacaz deyip de ateşli ok atıyorlar, tam bir komedi. Rum ateşi denilen şey, bir piston yardımıyla püskürtülen petrol bazlı yanıcı bir maddedir ve denizde dahî yanar, formülünü ise ancak Bizans bilir. Yine 1. bölümde 2:25:38 'deki sahneye bakın, haçlı gemisinde toplar var. Yahu 1150-1160'larda ne topu, hele bir de gemilerde. Hiç mi kimse görmüyor bunları. Bir de fragmanda yayından önce düzelttikleri bir sahne var, Nureddîn'in ağabeyi, haritada Trablus Kontluğu'nu, Trablusları karıştırıp Libya'da gösteriyordu. Yine Nureddîn'in bebeği teslim aldıktan sonra bebekle beraber, bebek anadan doğma bir şekilde ve yine aynı kundağa sarılıyken Halep'ten Kudüs'e ışınlanması var. Haçlı şövalyeleri ise mal gibi hemen ölüyorlar, halbuki bir şövalye kolay yetişmez ve iyi savaşçıdırlar; yoksa bir avuç adamla Kudüs'te 88 yıl, bazı kontluklarda iki asır kadar nasıl yakındoğuda var olabildiler. Anladığım kadarı ile senaristler ve yapımcılar milletin cahilliğini fırsat bilip istedikleri gibi at oynatıyorlar. Tarihi bozmaktan, dikkatsizce ve saçma sahneler çekmekten kaçınmıyorlar. Bu gibi dizilerin alıcısı var elbet. Bizim millet, afganı, pâkîsi falan izler nasıl olsa. Ancak bu şekilde Türk dizi sektörü gelişmeyecek, kaliteli işler ortaya çıkmayacak. Hiçbir şey umrunuzda değilse şu tarihî şahsiyetleri daha fazla lekelemeyin, ahirette hesabını veremezsiniz. Bunu herkes bir dizi kabul edip izlese sıkıntı yok. Ama eminim ki bu dizilerle milyonlarca kişi bu kıymetli insanları yanlış tanıyor. Daha önce Muhteşem Yüzyıl çok eleştirildi, şimdi hakkaniyetli olan herkes bu gibi dizileri de eleştirmelidir. Sırf bu diziler İslamcılık propagandası yapıyor diye göz yumulmamalı. Zaten çok süreceğini de sanmam, zira işleri rast gitmiyor. Uyanış, Alparslan, ve iki sefer çekilen Barbaroslar nasıl bittiyse bunun da sonu yakındır. Herkes tepkisini belli ederse böyle vergi israfı işler ortaya çıkmayacaktır.